HekimSözlük
Enson HekimSözlük Girişleri (Galleri Görünümü)
1333-1344
Alfabetik Sıralama
? . " ~ 1 2 3 4 6 7 8 A B Ç D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W X Y Z Α Β 😂


F

Fröhlich sendromu (dystrophia adiposogenitalis; Babinski-Froelich sendromu)
Hipofiz-Hipotalamus sendromu kümesi üyesiTümör basısı (kraniyofaringioma, hipofiz adenomu) nedeniyle oluşan hipofiz ön lob/hipotalamus atrofisi kökenli hipofiz gonadotrop hormonu eksikliğiErkek çocuklarında belirgin Gelişme geriliği (cücelik)Tümör basısına bağlı optik atrofiKörlükDeride incelmeKıllarda dökülmeTırnaklarda yapısal bozukluklarÖnlenemez iştahŞişmanlık (gynoid tip)Diabetes insipidus ve poliüriGenital organlarda atrofiCinsel gelişme sorunları Diastema (kesicilerarası)Pulpa dejenerasyonu (yağlı)Tükürük bezlerinde büyüme (yağ infiltrasyonu sonucu)
Frontofasiyonazal displazi
Otozomal resesif yolla aktarılan kalıtsal sendromBrakisefaliEnsefaloselPrefrontal lipomaGöz bulgularıBlepharophimosis (göz kapakları kısalığı)PtozisAlt göz kapağı lagoftalmisiGöz kapaklarının tam kapanamasıKirpiklerde eksiklikLimbusta dermoidİris kolobomasıAnkyloblepharon filiforme (göz kapakları yapışıklığı)HipertelorizmKataraktMikroftalmiMikrokorneaYüz hipoplazisi (orta bölüm)Yanaklar dolgunFiltrum uzunYarık burunYarık dudakYarık damakUvula bifida
Frontonazal displazi (Shanske sendromu; Golabi-Gonzales-Edwards sendromu)
Otozomal resesif yolla aktarılan, frontonazal malformasyonlarla karakterize kalıtsal sendromCranium bifidum occultumNazofrontal ensefaloselFrontal sinüslerde hipoplaziAşırı hipertelorizmMikroftalmiPtozisKataraktEpibulbar dermoidlerParanazal sinüslerde hipoplazisiBurun ucu yarığıBurun kökünde aşırı yayvanlıkSantral (orta çizgi) yarıklar: burun, üst dudak, damakMaksilla hipoplazisi (mikrognati)Corpus callosum hipoplazisiFenotiplerShanske sendromu (frontonazal displazi bulgularına ek olarak): Corpus callosum agenezi, tibia hipoplazisi, dört adet ayak başparmağıGolabi-Gonzales-Edwards sendromu (frontonazal displazi bulgularına ek olarak): Kulak anomalileri
Frozen tekniği
Radikal operasyonlara karar verme aşamasında uygulanan bir yöntemdir. Meme, beyin, vb bölgelerde saptanan, klinik ve radyolojik tanı yöntemleriyle habis ya da selim olduğuna karar verilemeyen tümörlere uygulanır. Biyopsi alanı genel anestezi altında açılır ve örnek alınır. Patoloji uzmanı, "dondurarak" elde edilen ve boyanan kesitleri mikroskopla inceler, lezyonun niteliğini belirler ve sonucu cerrahi ekibine iletir. Bu işlem yaklaşık 10-15 dakika içerisinde tamamlanır. Patoloji uzmanı habis tümör tanısı bildirmişse radikal operasyona gidilir, iyi huylu bir lezyon söz konusu ise total eksizyon yapılarak operasyon tamamlanır.Formalin fiksasyonu yapılmadan uygulanacak özel boyama yöntemleri sö
Fryns sendromu
Mikroftalmi sendromunun otozomal resesif yolla aktarılan kalıtsal bir fenotipidir. Makrosomi (iri bebek)HidrosefaliPolihidramniosBoyun kısaBoyun kalınHipertelorizmMikroftalmiKorneada bulanıklıkYayvan burun, iri burun ucuAşağıda, biçimsiz kulak kepçeleriKaba yüz yapısıFiltrum uzunDudaklar kalın (uçlarda)Büyük ağız (macrostomia)MikrognatiYarık dudakYarık damakPulmoner hipoplaziToraks küçükDiafragma defektleri (herni, hipoplazi, agenezis)Çeşitli malformasyonlar (beyin-ürogental-dolaşım-gastrointestinal sistemler)Parmak anomalileriTırnaklarda hipoplaziCorpus callosum ageneziPsikomotor gerilikYenidoğan ölümleri
Fulminan hepatit: Masif karaciğer nekrozu - Akut kar­aciğer atrofisi
Virüs hepatiti, hepat­otoksik kimyasal mad­deler (fosfor, zehirli mantar) ve ilaçlar gibi et­kenlerin neden olduğu, karaciğerin çok büyük bir bölümündeki hücrelerin ölümüne yol açan, ölüm oranın çok yüksek olduğu tablo;
Fungemi
Deri ya da akciğerlerdeki mantar infeksiyonunun kan dolaşımına girerek sistemik yayılması olgusu
Fusiform anevrizma - Aterosklerotik anevrizma
Aterosklerozdaki anevrizmalar, hasar gören bölgenin uzunluğuna yayılabilen bir arteriyel gerilme ve uzama olarak saptanırAnevrizma boşluğunda trombus oluşması yaygındır
Fusospiroket stomatiti (Vincent stomatiti; nekrotizan ülseratif gingivitis; NUG)
Bacillus fusiformis ile Vincent spiroketinin birlikte yaptığı ülserli bir infeksiyon hastalığı (olguların bir bölümünün etyolojisinde ise Prevotella intermedia ve Treponema denticola etkinliği saptanmıştır)Özellikle büyük savaşlara katılan askerlerde görülmüş olan kitlesel infeksiyonlar (siper ağzı; trench mouthHIV/AIDS’le birlikte alevlenmiştirGençlerde görece sıktırİnterdental papillada üzerleri fibrinle örtülü nekroz alanları vardır, dişetleri kanarAğız bulgularına ek olarak ateş, kırıklık ve lenfadenopati belirirKronikleşen olgularda kemik kaybı ve periodontitis saptanırÖzel tip: Zahorsky anjini (Zahorsky herpangina; ülserli farinjit) 


G

Gaisbock sendromu
Obez ve/veya hipertansiyonlu erkeklerde görece sık saptanan klinik tabloTetikleyiciler Aşırı alkol tüketimiSigara Aşırı diüretik kullanımıAşırı fiziksel efor yüklenmeUyku apnesiBulgularEritrositozLökositozTrombositozKan yoğunluğunda artma (kardiyovasküler komplikasyonlara neden olan tromboz)Splenomegali bulgusu yokKırmızı yüz Sinirli kişilik yapısıKronik stress KomplikasyonlarTromboz komplikasyonlarıMikrotrombuslarSerebral infarktlar (laküner amnezi)Hipertansiyona özgü komplikasyonlarKardiyovasküler komplikasyonlarBöbrek etkilenmeleri
Galaktozemi, monosakkaritlerden biri olan galaktozun metabolizmasındaki farklı enzimlerin eksikliklerinden kaynaklanan doğuştan bir bozukluktur. Galaktoz metabolizmasında yer alan üç farklı enzim; galaktoz-1-fosfat üridil transferaz (GALT), galaktokinaz ve epimerazdır. En sık görülen enzim eksikliği klasik galaktozemiye neden olan galaktoz-1-fosfat üridil transferaz eksikliğidir . Dünyada görülme sıklığı 1/40 000-1/80 000 arasında değişir. Galaktoz-1-fosfat üridil transferaz eksikliği (klasik galaktozemi) otozomal çekinik olarak kalıtılır
Galata Kulesi
Galata KulesiKule, 14. yüzyılda savunma duvarlarının bir parçası olarak Ceneviz kolonisi tarafından yapılmış.Ceneviz kaynaklarında adı Christea Turris (Hz. Kulesi) olarak geçiyor.Bina günümüze kadar çok değişmiş, özellikle Osmanlı döneminde üst tarafları defalarca değiştirilmiş.Farklı zamanlarda hapishane veya yangın gözetleme kulesi olarak kullanılmış.1967’de restore edilip bir de asansör eklenmiş.Kulenin yüksekliği 63 m. Yukarıdan manzara harika.📸Fotoğraf: @baya_iyi

Hekim.Net

Close