HekimSözlük Kategorileri
Tıp Sözlüğü (3446)
Örnek Reçeteler (5)
Hocalar (6)
Genel Kültür (102)
Tarih (8)
Gezelim Görelim (20)
Yemek Tarifleri (7)
Teknoloji (1)
Hekim.Net İpuçları (20)
Havadan Sudan (27)
Fıkralar (93)
Sanat (26)
Şiirler (91)
Spor (1)
Enson HekimSözlük Girişleri (Galleri Görünümü)
Fagositoz (Antik Yunan φαγεῖν (fagein) 'yemekten' ve κύτος, (kytos) 'hücre'den), bir hücrenin plazma zarını kullanarak büyük bir parçacığı (≥ 0,5 μm) yutması sürecidir. iç bölme fagozom olarak adlandırılır. Bir tür endositozdur....
Çok hücreli organizmalarda, kök hücreler, farklı hücre türlerine farklılaşabilen ve aynı kök hücreden daha fazlasını üretmek için sonsuza kadar çoğalabilen farklılaşmamış veya kısmen farklılaşmış hücrelerdir. Bir hücre soyundaki en eski...
Nöroinflamasyon, sinir dokusunun iltihaplanmasıdır. Enfeksiyon, travmatik beyin hasarı, [1] toksik metabolitler veya otoimmünite [2] gibi çeşitli işaretlere yanıt olarak başlatılabilir. Beyin ve omurilik de dahil olmak üzere merkezi...
Embolektomi, kan dolaşımını engelleyen embolinin acil cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Genellikle trombüsün (kan pıhtıları) çıkarılmasını içerir (trombektomi). Embolektomi, genellikle son çare olarak acil bir prosedürdür çünkü bir organa...
Alfabetik Sıralama
S
Kan damarlarından dokulara itilen sıvının boşalması başlıca iki yolla olur; kan ve lenf damarları. Lenf akımının normal debisi o bölgenin fizyolojik doku aktivitesine (kasların aktif ya da pasif masaj gibi etki eden hareketleri) ve venöz basınç değişikliklerine bağlı olarak belirlenir. Lenf yollarının daralması ya da tıkanması sonucunda drene olması gereken sıvı taşınamazsa doku aralıklarına birikir ve lenfödem (lymphedema) oluşur. Lenf sıvısı proteinlerden çok zengindir. Bu nedenle intersellüler sıvının kolloidal osmotik basıncı hızla artar ve ödem giderek güçlenir. Parmakla basıldığında iz bırakır (kronik ödemli dokuya parmakla basınç yapıldığında iz bırakmaz)İnatçı ve yineleyen ödemler
Vücut ağırlığının %70’e yakını su’dur. Vücuttaki su hücrelerde (intrasellüler) ya da hücre dışında (ekstrasellüler) bulunur. Ekstrasellüler sıvı hücreler arasındaki sıvı ile kan sıvısından oluşur. Sodyum ve ekstrasellüler sıvı arasında yakın ilgi vardır. İdrarla çıkarılan sodyum azaldığında kanda ve intersellüler sıvıda sodyum birikir. Buna koşut olarak intravasküler sıvı artar böylece hidrostatik basınç yükselir, ödem başlar. Vücuttaki sodyumun denetlenmesini 3 sistem yönetir: Renin-angiotensin sistemi, Atrial natriüretik sistem, Sempatik sinir sistemi. Bu sistemleri etkileyen bir olumsuzluk vücutta sodyum tutulmasına ve böylece ödem oluşmasına neden olur. Bu faktörlerin tümü ödem oluşması
Başta yüksek kolesterol oü TG'ler ve kandaki diğer yağlar areroskleroz, kalp krizi, inme vs riskini artırır. Tedavi için kullandığımız medikallerden bir örnek olan statinler; vücudun kolesterol yapmak için kullandığı enzimin(HMG-CoA redüktaz) üretimi bloke ederek çalışırlar. Böylece sentezin KC'de sentezi azalır. Yine böylelikle de koroner arter hast, serebrovasküler has, periferik vasküler hast engellenmesine yardımcı olurlar. Etkisini LDL kolesterol seviyesi ve TG seviyesini azaltarak bunun yanında HDL kolesterolü de artırarak gösterirler ve etkileri özellikle KC ve kas üzerine olduğu için yan etkiyi de bunların üzerinde bekliyoruz. Kasta mesela miyopati, miyalji, rabdomyaliz yaparken KC d
Beyin bazal gangliyonlarında ve talamusta perinatal iskeminin neden olduğu nöron sayısının azalması ve yitirilen nöronların yerini glial bileşenlerin alması (gliozis)
SteatozSteatoz, yağlanma. Bir çeşit hücre hasarıdır, hücre içinde trigliserit damlacıkları birikir. Steatoz, en çok karaciğerde görülür (hepatosteatoz). Obezite, tip II diyabet, kolesterol yüksekliği ve alkol kullanımına bağlıdır.Eşanlamlılar:Yağlanma, yağlı dejenerasyonhttps://www.turkcerrahi.com/tip-sozlugu/steatoz/
Stefan Zweig 1881 yılında Viyana, Avusturya’da dünyaya gelmiştir. Oyun yazarı, romancı, gazeteci ve biyografi yazarıdır. Babası varlıklı bir sanayici olan Stefan küçük yaşlardan itibaren edebiyat, kültür alanında iyi bir eğitim görmüş Latince, Fransızca, İngilizce, Yunanca dillerini iyi şekilde konuşmaktadır.İlk şiirlerini lise yıllarında yazdı. Hugo Von ve Paul Verlaine şiirlerini Almanya ’caya çevirdi. 1.Dünya Savaşında gönüllü olarak Viyana’da savaş karargâhında Arşiv Memuru olarak çalıştı. Savaş bittikten sonra Avusturya’ya döndü Salzburg’a yerleşerek Frederike Von Winternit ile evlendi. Burada yaklaşık 20 yıl kaldı. Burada geçirdiği yıllar en verimli yıllarıydı yazarın. İnsanlarla güzel
İdrarda nötrofil polimorflar var, ancak rutin bakteri kültürü negatifEtkenlerChlamydia trachomatisMycoplasma hominisMycobacterium tuberculosis (böbrek tüberkülozu)Ureaplasma urealyticum
Steteskop genel olarak vücut seslerini dinlediğimiz, yani oskültasyon yaptığımız araçlara denir. Sistematik hasta muayenesinin olmazsa olmazıdır. Hastanın sağlığı ile ilgili olarak çok kısa sürede çok büyük bilgilere ulaşmamızı sağlar.(Oskültasyon: ingilizce auscultation, Latince auscultationem dinleme eylemi)Modern steteskopun atası 1820 yılında Fransız hekim René-Théophile-Hyacinthe Laënnec tarafından geliştirilmiştir.Steteskop bir birleşik kelimedir, Yunanca stetos (göğüs) ve latince skopus (bakmak) sözcüklerinin birleşimi ile oluşturulmuştur.
Genellikle ilaçlara ve infeksiyon hastalıklarına karşı gelişen, ağız mukozasının yanı sıra deride, farinkste, larinkste, özofagusta, konjunktivalarda ve genital mukozada çok sayıda ağrılı büller, veziküller ve erozyonların oluşabildiği, deri ve mukoza lezyonlarının yanı sıra pnömoni, nefrit ve myokardit belirtileri görülebilen, aşırıduyarlılık tepkisi niteliğinde prognozu kötü tabloKonjunktiva ve uvea etkilenmeleri körlükle sonlanabilirKlinik özellikleriyle erythema multiforme'yi anımsatsa da, gerek lezyonların çok yaygın oluşu, gerekse prognozunun kötülüğü ile farklı bir tablo çizer (bazı araştırmacılar, Stevens-Johnson sendromunu, erythema multiforme’nin 3. tipi olarak nitelendirir)Deri ve
Genllikle radikal mastektomi operasyonundan sonra ortaya çıkan kronik lenfödemden kaynaklandığı varsayılan angiosarkoma