Op. Dr.
Nizam Kurtdere
Genel Cerrahi
Hakkımda
Op. Dr.
Nizam Kurtdere
Genel Cerrahi

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 1987

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi 1992

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Laparoskopik Cerrahi ve Gastro-İntestinal Endoskopi eğitimi

Nevşehir Ürgüp'de mecburi hizmet 1987-1988

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Genel Cerrahi asistanlığı 1988-1992

Tercan Devlet Hastanesi başhekimliği 1992-1993

İstanbul çeşitli kamu sağlık kurumları 1993-2014

Metabolik Cerrahi Merkezi 2014-2015

Özel Muayenehane 2015-Ekim 2020

Özel Sen Jorj Avusturya Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı - Başhekim 2020 Ekim-

Laparoskopik cerrahi ( kapalı safra kesesi vb.)

Endoskopi (gastroskopi-kolonoskopi)

Proktoloji (hemoroid-anal fissür-kıl dönmesi ) ve diğer genel cerrahi girişimler

+90 212 2926220, +90 212 2432590, +90 5346473599
Özel Avusturya Sen Jorj Hastanesi
Özel Sen Jorj Avusturya Hastanesi Bereketzade Medresesi Sok.No:7 Bereketzade Mah. BEYOĞLU İstanbul
Sosyal Medya Hesapları
Harita
bir blog ekledi 


Önceki yazılarımda daha detaylı açıkladığım gibi; hemoroid anal kanalın içindeki toplar damar ağlarının oluşturduğu yumuşak şişliklerin ıkınma sırasındaki zorlama nedeni ile daha da şişerek anal kanal dışına sarkması sonucu oluşan hastalıktır. Sarkan bu şişliklere basur memesi yada hemoroid pakesi adı verilmektedir. Hemoroid tedavisinde kullanılan ilaçların amacı bu şişlikleri ve dolayısıyla hastalığı ortadan kaldırmak değil şikayetleri yatıştırmaktır. Bu sebepten ötürü geçmişte uzun bir süre hemoroid hastalığı cerrahi müdahaleler ile tedavi edilmiştir. Söz konusu ameliyatların sebep olabileceği sıkıntılar şunlardır:

1-Ameliyattan sonra anal bölgenin temiz tutulması ve pansuman yapılıp kapatılması mümkün değildir, ameliyat yarası tuvaletle kirlenir ve hemen iltihaplanır.
2-Anal bölgeye sağlıklı dikiş atılamaz iltihap ve tuvalet esnasındaki gerilme ile dikişler kısa sürede yırtılıp düşer. Bu yüzden genelde ameliyat yarasına dikiş atılmaz açık bırakılır.
3-Açık bırakılan ve pansuman yapılamayan iltihaplı yaralar anal kanalın tuvalet esnasında açılıp kapanması nedeniyle çok geç iyileşir, bu süre genellikle 3-4 haftayı geçer.
4-Anal bölgenin çok hassas olması, ağrı sinirlerinden çok zengin olması ve tuvalet esnasındaki gerilme nedeniyle ameliyat sonrası çok ağrılı ve zahmetli geçer, bazen dayanılmaz olur.                                          

5-Ameliyat agresif yapılırsa anal darlık yada yetmezlik gibi  ciddi komplikasyonlar görülebilmektedir. Bunun dışında apse, kanama ve hematom gibi komplikasyon riski vardır.

Bu sorunlar nedeni ile bu hemoroid sıkıntısı çeken insanların çoğu tedavisini ertelemektedir ve bu nedenle de hemoroid ileri evrelere geçerek komplikasyonlarını ve semptomlarını arttırmaktadır. Bu durumun çözümü için tıp dünyasındaki arayışlar devam etmektedir. Bu sorunlara çare olmayı amaçlayan girişimsel tedavi yöntemleri geliştirilmiştir. Bu yöntemlerin başında İRC, Rubber Bant, THD, Skleroterapi gibi müdahaleler bulunmaktadır ve bu yöntemler detaylı bir şekilde önceki yazılarımızda incelenmiştir. Bunların dışında yakın zamanlarda geliştirilmiş ve uygulanmaya başlanan lazer ile hemoroid tedavisi geleneksel yöntemlere kıyasla sahip olduğu avantajlar ve sağladığı faydalar nedeniyle gittikçe daha yaygın olarak kullanılmaktadır. Ayrıca teknolojinin ilerlemesiyle pahalı olan lazer tedavisi de gelişmekte ve daha ekonomik fiyatlarla uygulanabilmektedir.

Lazerle Hemoroid Tedavisi Nasıl Yapılır?

Genel anestezi altında anoskopla anal kanala girilerek belirlenen hemoroid pakeleri içerisine lazer ucu açılacak olan 1-2 milimetre boyutundaki deliklerden sokulur ve lazer enerjisi ile ablasyon yapılarak içten kurutulur. Aynı işlem diğer pakeler için tekrarlanır. Uygulama ortalama olarak 15-20 dakika kadar sürmektedir. Uygulama sırasında kesi atılmadığı için dikiş gerektirmez, açık yara yoktur. Pansumanı yapılarak krem sürülüp kapatılır. Hastanın hastanede uzun bir müşahadesine gerek kalmaksızın aynı gün veya bir sonraki gün taburcu edilir. 

Lazerle Hemoroid Tedavisinin Üstünlükleri

- Hastanede yatış süresi çok kısadır, aynı gün taburcu edilebilir, evde yatak istirahati gerekmez.
- Açık yara olmadığından bakımı daha kolaydır, duş ile temizlik ve krem sürülüp yumuşak tutulması yeterlidir.
- Ağrısı çok daha az olur.
- Diğer girişimsel tedaviler hemoroidin erken evrelerinde uygulanıp ilerleyen evrelerde yetersiz kalmasına rağmen lazer tedavisi hemen hemen hemoroidin tüm evrelerinde uygulanabilmektedir. -Dikkatli uygulandığında komplikasyon oranı oldukça düşüktür.


Kaynaklar

  1. The Role of Lasers in Hemorrhoidectomy
  2. Hemorrhoidectomy---Laser vs. Nonlaser: Outpatient Surgical Experience 
  3. Ambulatory Hemorrhoidectomy with CO 2 Laser 
  4. Laser Hemorrhoidoplasty Procedure vs Open Surgical Hemorrhoidectomy: a Trial Comparing 2 Treatments for Hemorrhoids of Third and Fourth Degree
bir blog ekledi 



Tıbbi olarak pilonidal sinüs adı ile bilinen kıl dönmesi hastalığı kuyruk sokumu bölgesinde cilt altında oluşan kistik sinüsal bir inflame yapıdır. İçinde bir veya birçok kıl bulunan kese şeklinde bir yapıdır, başlangıç evresinde 1 santimetreden küçük bir boya sahiptir ancak ilerleyen evrelerde bu yapı 10-15 santimlik tüneller şeklinde deriye birkaç yerden açılıp irin akıntısı yapan kronik yaralara dönüşür. Geçmişten günümüze kadar birçok cerrahi müdahale ile tedavisi yapılmış olan kıl dönmesi hastalığında cerrahi tedavilerin büyük çoğunluğu geniş kesiler ve kalça yapısını deforme eden yara ve dikiş izine sebep olmaktadır. İyileşme için uzun bir süre gerektiren bu ameliyatlar bu süreçte de çözüm yöntemleridir. Bu ameliyatlarda geniş doku alınmasından dolayı, yapılan dokuda hastalık nüks ettiği takdirde ikinci defa yapılacak olan ameliyatın kapatılması çok zordur ve sıklıkla açık bırakılması gerekir, bu da yaraların aylarca iyileşememesine sebep olur. Buna bakarak günümüzde kıl dönmesi hastalığında başarı ile uygulanan lazer tedavisi uygun hastalar için ciddi avantajlar içermektedir.

Lazerle Pilonidal Sinüs Tedavisi

Hasta ve doktor tercihi ile genel ya da lokal anestezi kullanılarak uygulanabilen bu operasyon sinüs deliklerinden girilerek içinde bulunan kıl, iltihap ve granülasyon dokusunun kürete edilmesi ve temizlenmesidir. Ardından lazer probu ile sinüsün içine girilerek yeterli düzeyde atışla ablasyon yapılır. Müdahale sonrası sinüs girişleri içerideki artıkların dışarı akışına olanak sağlamak için açık bırakılır ve dikiş atılmaz. Giriş deliklerinin etrafı temizlenerek içine tekrar kıl girmeyecek şekilde pansuman ile kapatılır. Hastanın sadece uygulanan anestezinin etkileri geçinceye kadar hastanede takibi gerekmektedir ardından taburcu edilerek evine yollanır. Yatılı istirahate gerek duyulmaz. Tedaviyi takiben yaradan seröz akıntı olur, ancak bu akıntı bir kaç gün içinde azalarak kesilir. İyileşme sinüsün büyüklüğüne göre 2-4 haftada pansumanla sağlanır. Burada en önemli nokta pansumanların yaranın içine kıl kaçmayacak şekilde 4 tarafının bantla kapatılmasıdır. Çünkü pansuman altına geçen kıllar sinüsün içine girip hastalığın tekrarlamasına sebep olabilir. 

Lazerle kıl dönmesi tedavisinin avantajları; 

-Uygulaması Kolaydır ve işlem süresi ve iyileşme süreci kısadır. -Kesi ve dikiş olmadığı için iyileşme sonrası hiç iz kalmaz, bu durum özellikle bayan hastalar için ciddi bir estetik avantajdır. -Ağrısı az olur ve yatak istirahatine gerek olmaz, hasta aynı gün evine gönderilir. – Cerrahi tedavide olduğu gibi alınıp atılan bir doku olmadığı için nüks etmesi halinde kolaylıkla tekrar uygulanabilir.

Kaynaklar

  1. Nd-YAG laser treatment of primary and recurrent pilonidal sinus
  2. A new minimally invasive treatment of pilonidal sinus diseasewith the use of a diode laser: a prospective large series of patients
  3. Pilonidal sinus destruction with a radial laserprobe: technique and first Belgian experience




Tıbbi Makaleler

Hekim.Net

Close